Hitit Sanatı 


         Hitit İmparatorluk Çağı'nda en parlak dönemlerini yaşayan Hitit sanatı yalnız hitit devletinin bulunduğu yerlerde değil Hititler'in egemenliğinin altına giren ve onlardan etkilenmiş olan ön asya ülkelerinde de görülmüştür. M.Ö. 1400 - 1200  yılları arasında çok sayıda eser yapılmıştır ancak politik ve ekonomik güçsüzlük yüzünden M.Ö 1200'lerde sona ermiştir. Hitit'ler Hatti, Mezopotamya ve Hurri etkilerine karşı kendilerine özgü üst düzey bir uygarlık yaratmışlardır. 

Hitit Sanatı


  •  Hitit Heykel Sanatı


        Hitit devletinde heykel sanatının önemi çok büyüktür çünkü tanrı heykelleri şehrin kutsal simgeleridir. Eski Hitit dönemine ait ne yazık ki çok fazla heykel ulaşmamıştır. Heykellerde en çok insan ve hayvan figürleri kullanılmıştır, heykelleri döküm tekniğini kullanarak yapmış ve yamuk olan bölümlerini de dövme tekniğiyle düzeltmişlerdir. yapılan heykellerin üst kısımları insan gövdesi biçiminde ancak alt kısımları bir yere saplamak için çivi biçiminden yapılmaktadır. Bu türde yapılmakta olan tanrı ve tanrıça heykelleri kötülüklerden korunmak için yapıldığı düşünülmekte.

Hitit Sanatı


 Genç Hitit döneminde yapılana heykellerde ise sanatsal ve teknolojik açıdan gelişmiş olan 300'den fazla heykel görülmektedir. Büyük kral (Lugal Gal ) heykelleri olarak Hititler kral ve büyük kral sözcüklerini Sümer dilinden almışlardır Lu = adam Gal = büyük Lugal Büyük adam= büyük kral anlamına gelmektedir. Lugal Gal kabartmalarına ait bir çok örnek ele geçirilmiştir, bulunan örneklerde tanrılar ellerinde ve kolları hep aynı biçimdedir bir kolları çapraz bir biçimde öne uzatılmış diğeri ise göğüs hizasından yere paralel bir biçimdedir. 

      Hititler aynı dönemde düküm sürdükleri Mısır ve Mezopotamya'da farklı olarak insan figürlerini  gördükleri gibi değil tasarladıkları gibi tasvir etmektedirler. Heykel kabartmalarında göz, kulak, burun ve sakal genel olarak aynı biçimde yapılmaktadır. tanrı ve krallar sakallı yada sakalsız olarak tasvir edilmekte hiç bir zaman bıyıklı değillerdir. 

Hitit Sanatı


        Hattiler'e ait olmasına rağmen Hitit Güneş Kursu olarak kabul edilen törensel sembol Hititliler'in sembolü olarak kabul edilir. Güneş kursu " Ren majeste, kral " anlamına gelmektedir. Güneş Anadoluda'da 3 farklı anlama gelmektedir. Güneş tanrıdır korucudur, tanrı olan güneş canlılığı ve yaşamı simgeler son olarak ise güneş kraldır, Anadolu'da yeryüzünü yöneten kral onun soyunda gelir.
"Güneş - Kral = Majeste " Hititliler'in güneşe bu kadar önem vermesin en önemli nedeni ise güneşin bereketle ilişkili olmasıdır. Hitit Güneş Kursu genellikle tunç madeninden yapılmakta kursun üzerinde bulunan semboller ise " En büyük çember evren everenin ortasında bulunan güneş, dünya ve ay onların üstünde de tanrılar tasvir edilmiştir." 

Hitit Sanatı


Post a Comment

Daha yeni Daha eski