Troya Antik Kenti

Troya Antik Kenti Çanakkale

      Çanakkale ilinin Tevfikiye köyü sınırlarındaki Troya antik kenti, dünyadaki en önemli antik kentlerden biridir. Troya kentinde 9 adet katman bulunmaktadır. troya antik kentti 3000 yıldan uzun bir süre yerleşim yeri olarak kullanıldığını göstermektedir. Troya’daki ilk yerleşim katmanı M.Ö. 3000-2500 ile erken Tunç Çağı’na kadar uzanmaktadır, daha sonrada sürekli yerleşim gören Troya katmanları M.Ö. 85 – M.S. 8. yüzyıla tarihlenen Roma Dönemi ile sona ermiştir. Troya kentinin coğrafi konum nedeniyle bur bölgede yaşayan diğer uygarlıkların diğer bölgelerle ticari ve kültürel bağlantıları açısından daima çok önemli bir rol üstlenmiştir, ancak bu güzel konumu nedeni ile pek çok saldırıya maruz kalmıştır.

Günümüze kadar ulaşan testere dişi biçiminde yapılmış taştan surları dikkat çekmektedir. Hellenistik ve Roma Dönemlerinden günümüze kadar kalan eserler ise hamam, odeion, tiyatro, bouleterion gibi mekanlardır.

Troya Antik Kenti

Avrupa ve Asya kıtalarını birbirinden ayıran noktada kurulan kent sahip olduğu boğazlar sayesinde kent gelişmiş ve ününü günümüze kadar ulaştırmıştır. Troya antik kentinde kazı çalışmaları sonucundan bulunan tarihi kalıntıları MÖ 3000 yılında başlayan parlak tarihinin mirası. 

Troya Antik Kenti

Troya Antik Kenti

Troya Antik Kentinin Efsanesi 

          Günümüze kadar bir çok farklı tarzda anlatılan efsane göre; aşk ve güzellik tanrıçası Afrodit, Zeus’un oğlu Athena ve Zeus’un eşi Hera, bir düğün sırasında masalarına atılan ve üzerinde “en güzele” yazan elmayı almak isterler, ancak elmayı hiç biri almayı başaramaz ve ortaya bir anlaşmazlık çıkar. Zeus, duruma müdahale ederek bu seçimi İda Dağı’nda çobanlık yapan Troya Prensi Paris’in yapmasını söyler. Paris çobanlık yapmasının nedeni ise kentin mahvolacağı dair gördüğü kehanetten dolayı Troya kralı olan babası Priamos tarafından dağlara sürgün edilmiştir. Seçimi Paris’in yapacağını duyan Afrodit, Athena ve Hera; Paris’e hediyeler teklif ederler. Paris de Afrodit’in hediyelerini kabul eder ve onu seçer.

Paris, evli olmasına rağmen dünyanın en güzel kadını olarak bilinen Sparta Kralı Menelaos’un karısı Helen’in yanına gider ve birbirlerine aşık olurlar. Ardından, Helen ve Paris, Troya’ya kaçarlar. Akha ordusu da peşlerinden giderek Troya’yı ve Helen’i almak için yıllarca savaşırlar eder. Sonunda Odysseus’un aklına bir fikir gelir ( Bazı kaynaklarda bu fikri tanrıların verdiği söylenmektedir.). Akhalılar, dev tahta bir at inşa ederek askerlerini içine yerleştirir. Bu tahta atı Troya’nın kapısına kadar götürüp bırakırlar ve saklanırlar. Akha ordusunun geri yenilip geri çekildikleri düşünen Troyalılar, atı surlardan içeri alırlar. Askerler atın içinden çıkıp saldırarak Troya’nın ve Paris’in sonunu getirirler. Böylece Paris’le ilgili kehanet gerçekleşmiş olur ve Troya kenti mahvolur.

Troya Antik Kentinin Efsanesi